Bu adam daha düne kadar sahte ve yalancı peygamber Reşat Halife’ye biat ediyor, onun temsilciliğini yapıyordu. Reşat Halife öldürüldükten sonra kendisine Cebrâil Aleyhisselâm’ın geldiğini, “Üç kırkbir” sesi işittiğini söylüyor.
Bu söz küfürdür.
Âyet-i kerime’de şöyle buyuruluyor:
“Muhammed içinizden herhangi bir adamın babası değil, o Allah’ın resulü ve peygamberlerin sonuncusudur.” (Ahzab: 40)
Bu Âyet-i kerime Resulullah Aleyhisselâm’ın son Resul olduğunu beyan ederken bu adamın Resullere mahsus olan “Vahyolundu” demesi küfrüne delâlet eder.
“O kendiliğinden konuşmamaktadır. Onun konuşması, ancak kendisine bildirilen vahiyden başka birşey değildir.” (Necm: 3-4)
Vahiy yalnız peygamberlere mahsus olup, Cebrâil Aleyhisselâm sadece Peygamber Aleyhisselâm ile Allah-u Teâlâ arasında bir elçidir.
Birçok Âyet-i kerime’de:
“Resulüm! İşte bunlar sana vahiy ile bildirdiğimiz gayb haberlerindendir.” buyurulmuştur. (Hud: 49, Âl-i imran: 44, Yusuf: 102)
Vahiy yalnız peygamberlere mahsus ise “Vahyolundu” demesi küfrünün açık ifadesidir. Bu gibi yalancılar;
“Allah’a karşı yalan uydurandan ve kendisine hiç bir şey vahyedilmediği halde ‘Bana da vahyolundu.’ diyenden de ‘Allah’ın indirdiği âyetler gibi ben de indireceğim.’ diyenden daha zâlim kim olabilir?
Bu zâlimler ölüm dalgaları içinde can çekişirken, melekler de ellerini uzatmış ‘Haydi canlarınızı teslim edin, Allah’a karşı gerçek olmayanı söylemenizden ve Allah’ın Âyetlerine karşı kibirlilik taslamanızdan ötürü, bugün siz horlayıcı alçaltıcı bir azabla cezalandırılacaksınız!’ derken bir görsen!” (En’am: 93)
Bu gibilerin akıbetini öğrenmiş oldunuz.